Grafiti Sanat Mı, Vandallık Mı?

Grafiti Sanat Mı, Vandallık Mı?

Grafiti duvarlara yapılan resimler, yazılar yoluyla kendini ifade etmek olarak tanımlanmaktadır. İlk çağlarda mağara duvarlarına çizilen resimler grafitinin başlangıcı olarak kabul edilirse grafitinin yüzyıllar öncesine dayandığını söyleyebiliriz.
Vandallık ya da akım olarak Vandalizm eski kültür ve sanat anıtlarını zevk için yakıp yıkan, bunların değerini bilmeyen kimse veya topluluk anlamındadır. Kamuya ya da şahsa ait bir mala, bir araca bile isteye zarar vermektir.
Günümüzde dünyanın hemen hemen her yerinde şehirlerin ortak alanlarında vandalizm saldırılarıyla karşılaşılmakta, holiganlık gibi vandallık da bir suç olarak karşımıza çıkmaktadır.
Kendilerine sokak ressamı diyen grafiti uygulayıcılarının eserleri bazı kişiler tarafından sanat olarak değerlendirilirken bazı kişiler tarafından da Vandalizm olarak değerlendiriliyor.  
Dünyanın pek çok yerinde olduğu gibi ülkemizde de duvarlar ve çizim yapılabilecek her yer grafiti uygulayıcıları tarafından uygun görülebiliyor. Genellikle sprey boyalar, fırçalar kullanılıyor. Yapılan ilginç resimler, özel harfleriyle yazılan rengarenk yazılar mesaj vermeyi içerdiği gibi, beğeniye sunulan farklı eserler de yaratılıyor.  Grafitiyi  politik, hukuki ve dini otoriteye karşı gelmek amacıyla kullananlar olduğu gibi yasal olmayan bir şeyi yaparken heyecan duymak, adrenali hissetmek için yapanlar da var.  Yapılma sebeplerinden biri de çirkin estetikten uzak, renksiz duvarlara hoş bir görüntü kazandırmak.  Kazandırıyor belki ama yasal olmayan yerlere yapıldığında kamu malına veya özel mülkiyete saldırı anlamına da geliyor. Bu durumda sanat olmaktan çok Vandalizm olarak değerlendiriliyor ve yasal işlemler uygulanıyor. Bu yüzden grafiti uygulayıcıları gerçek isimlerini saklayıp imza yerine enteresan resimler ya da semboller kullanıyor.
Türkiye’de gün geçtikçe çoğalan grafitiler yüzünden yasal düzenlemeler yapıldı, grafiti yapılacak alanlar belirlendi ama yine de grafiti uygulayıcıları onlar gösterilen alanların dışında da kendi sanatlarını icra etmeye devam ediyorlar. Eğer gösterilen alanlara yapılırsa grafiti suç teşkil etmiyor ama yasal olmayan yerlere, kamu binalarının, tarihi eserlerin, izin alınmadan özel mülklerin duvarlarına, trenlere yapılırsa suç teşkil ediyor, yasal işlem yapılıyor ve para cezası veriliyor.
En çok grafiti görülen yerler; duvarlar başta olmak üzere, köprüler, tren ve metro istasyonları, otobüs durakları, parklar, telefon kulübeleri vb… Bazı belediyeler sokakları güzelleştirmek için özellikle grafiti yapılmasını destekliyor.
Sonuç olarak yasal alanlara yapılan grafiti sanat olarak kabul edilmekte, yasal olmayan alanlara yapılanlar ise saldırı niteliği taşımakta ve suç teşkil etmektedir.
Uzm. Psikolog Semra EVRİM

Hiç yorum yok:

Blogger tarafından desteklenmektedir.