Evlilikte Kıvılcımı Canlı Tutmak

Evlilikte Kıvılcımı Canlı Tutmak

Herkes hayatının canlılığını, eğlencesini ve ilginçliğini sürdürmenin bir yolu olup olmadığını merak eder. Özellikle bu durumları en çok iş hayatımızda ve ilişkilerimizde hissederiz. 30 ve 50 yaş arasında insan kendini kariyerine, çocuk yetiştirmeye ve evi geçindirmeye odaklar. Bu kadar yoğun ve stresli bir yaşam sürerken evliliğin eski heyecanını ve canlılığını aynı şekilde devam ettirmek de oldukça güçtür. Peki bu konuda neler yapılabilir, nelere dikkat edilmelidir?
            Hemen hemen çoğu kişi özel günlerde (doğum günleri, yıl dönümleri, vs.) eşini mutlu etmek için hediye alır. Evet, bu güzel ve hoş bir davranıştır. Ama genelde de beklentimizi karşılayan bir durumdur. Zaten düşünülmesi ve yapılması gereken bir durum olarak görülmektedir. Bu yüzden asıl önemli ve değerli olan şey ise herhangi bir gün uyandığınızda “bugün karımın/kocamın gününün biraz daha güzel geçmesi için neler yapabilirim?” diye düşünmemiz olabilir.  Pahalı ve çabuk unutulacak hediyeler vermek yerine eşimize gün ve hafta boyunca onu iyi hissettirecek küçük armağanlar vermeye odaklanabiliriz. Beklenmedik bir zamanda yapılan sürprizlerin günlük mutluluğa etkisi çok daha fazladır. Çünkü eşimiz tarafından fark edildiğimizi ve değer verildiğini hissederiz. Sevgi dolu ve şefkatli davranmak, onun için özel bir şeyler yapmak karşı tarafın her zaman daha çok dikkatini çeker ve iyi hissettirir. Bunlar; küçük sürprizler olabilir, iltifatlar olabilir, normalde eşinizin üstlendiği görevi beklenmedik bir zamanda üstlenmeniz olabilir. Kısacası bunlar ilişkiyi canlı tutan incelikli jestlerdendir. Küçük ve olumlu şeyler yapmayı alışkanlık haline getirmek, bir ilişkiyi her zaman canlı, sıcak ve destekleyici kılmaya yardımcı olacaktır.
            İlişkiye başlamadan önce dikkat ettiğimiz bir özellik de karşımızdakinin dış görünüşü ve fiziksel özellikleridir. Sonrasında zamanla kafamızda bir şeyler belirir ve ilişkiye başlarız. İlişki başladıktan sonra mutlaka daha fazlası olmak zorundadır. Fiziksel özellikler ilk zamandaki gibi kalmaz, insanlar değişime uğrar. Bu yüzden başka tatmin edici boyutlar oluşmalıdır. Bunlardan en önemlileri de dostluk ve ortak zevklerdir. Evlilikte zamanı birlikte biçimlendirmek, birlikte vakit geçirmekten hoşlanmak ve hatta birbirinizden hoşlanmanız da bir o kadar önemlidir. Arada mutlaka bir arkadaşlık ilişkisi olması gerekmektedir. Çünkü geçirdiğiniz ortak zamanlarda, ilgi alanlarınız ve aktivitelerinizde paylaştığınız eğlence ve maceralar ilişkinize heyecan ve canlılık katacaktır.
            Arkadaşlık ilişkisi mutlaka olmalı derken cinselliği bir kenara atın demek de hiç doğru değildir. Yaş kaç olursa olsun, eşler kendilerini hala istekli ve hazır hissediyorsa (herhangi bir sağlık sorunu olmadıkça) cinsel ilişkiyi devam ettirmek önemlidir. Cinsel ilişkinin bir önemli özelliği de; çiftlerin birbirleriyle iletişimini ve aralarındaki bağı güçlendirmesidir. Aynı zamanda eşinizin sevildiğini ve önemsendiğini hissettiren bir ifade şekli sayılabilir.
            Evliliği canlı tutmaya yarayan bir diğer şey ise asla kin tutmamaktır. Her evlilikte tartışmalar, fikir ayrılıkları ve gerginlikler yaşanır. Önemli olan ise gün sonunda her yatağa girdiğinizde bu anlaşmazlıkları çözmüş olmaktır. Eğer ki o gece küs veya tartışmış bir şekilde yatmışsanız ertesi güne çok daha huzursuz, sinirli ve gergin kalkarsınız. İyi bir uyku alamamışsınızdır. Bu şekilde devam ederse, diğer günlere de sıçrarsa eşler en sonunda kendilerini kapana kısılmış ve çaresiz hissederler. Özellikle eşler fikir ayrılığı yaşamışsa bu durumu bir günden fazla uzatmanın hiçbir yararı yoktur. Gün sonunda ortak bir karara varıp çözüm üretmek ilişkimizin kalitesini arttırmaktadır. Ayrıca evliliklerde, her iki taraf da mutlaka küçük de olsa hatalar yapar. Eşinize karşı her zaman affedici olmaya çalışın. Aynı zamanda hataları affettikten sonra hataları sürekli eşimizin yüzüne vurmak ve unutturmamak o kini yaşatmaktan ve kıvılcımı söndürmekten öteye geçmez. Tabii karşı taraf da uygun bir dille özür dilemelidir.
            Evliliği canlı tutmak kolay değildir, fedakârlık ve özveri ister. Evlendiğiniz için kendinizi bırakmayın, formunuza dikkat edin ve görünümünüze özen göstermeye dikkat edin. Bunun dışında ilişkinizin monotonlaştığını hissediyorsanız birkaç günlüğüne uzaklara gitmek, seyahate çıkmak (haftasonu için) kıvılcımları geri kazandırabilir. Unutmayın ki evlilik sürekli bir değişim içindedir. Değişimlerden korkmayın çünkü kıvılcımı canlı tutar. Değişimleri ilişkiniz ve evliliğiniz için bir gelişme fırsatı olarak görebilirsiniz.
            Evliliğiniz için yardım almaktan asla çekinmeyin. Eğer bu söylenilenler evliliğiniz için yetersiz geliyorsa ve çaresiz hissediyorsanız iletişim becerilerinizi geliştirmek, cinsel sorunları çözümlemek ve daha canlı, sağlıklı bir ilişki yaşamak için aile ve çift terapisine başvurmanız yararlı olacaktır.
Uzm. Psikolog Nazlı Tuğçe Başıbüyük

Hiç yorum yok:

Blogger tarafından desteklenmektedir.