Strese Neden Olan Alışkanlıklarımız

Strese Neden Olan Alışkanlıklarımız

Sabah uyandığımız andan gece yatağımıza girip uykuya dalana kadar günşük hayat rutinizmde birçok stres faktörüyle karşı karşıya kalmaktayız.İnsan bir günde 4000 düşünce aklından geçirmekte ve her olaya karşı her kişi farklı bir reaksiyon geliştirmektedir.Evet doğru hayat koşulları zor,beklentileri sorumluluklar zor. Çoğu şey bizlere zor geliyor, hayatla mücadele etmeyi sanki şart koşuyor…
Ancak yine de bireyler hayatlarını daha sağlıklı daha bilinçli daha mutlu ve huzurlu geçirmek adına bir takım alışkanlıklar edinebilir, dünyayı daha yaşanılabilir bir ortam yapabilirler. Genellikle bu durum tam tersi bir hal almakta ve biz insanlar zaten yeterince yorucu ve zor olan hayat şartlarında kendimizi daha da yıpratacak alışkanlıklar edinir olduk ve kendimizi daha fazla stres altına soktuk.
Nedir peki bizi daha sağlıksız bir hayata sürükleyen, hem beden hem ruh sağlığımızı tehlikeye sokan alışkanlıklarımız bir göz atalım;
HAREKETSİZ YAŞIYORUZ!
İnsanın doğası gereği hareket etmesi, enerji yakması, kaslarını çalıştırması, beynine yeteri kadar oksijen göndermesi gerekir. Ancak günümüz şartlarından mıdır yoksa bu düzene alışmış olmaktan mıdır bilinmez kişiler merdiven çıkmaya bile üşenir hale geldiler. ’Haraketli Yaşam’ dan kast ettiğimiz şey illaki spor salonlarında saatlerce kardiyo çalışmak, ter atmak anlamına gelmiyor ki bu kadar haraketsiz bir yaşama alışmış bir kişi için bir anda spor üyeliği yaptırmak genellikle çok kısa süreli bir anı olarak kişinin hayatından silinip gidiyor. Özellikle masa başında çalışan kişiler akşamları iş çıkışında araba yerine toplu taşıma tercih etmeli ya da arabalarını evlerinin biraz uzağına park edip yürümelidirler. Pazar günleri yürüyüş aktiviteleri ile süslenebilir, yeni hobilerle (yüzme, dans,yürüyüş) hayat daha aktif beden ve ruh  daha sağlıklı hale getirilebilir.
İNSANLARDAN UZAKLAŞIYORUZ!
Son zamanlarda teknolojinin de gelişmesiyle bireyselleşmeye başladık, arkadaşlarla buluştuğumuzda bile herkes kendi köşesinde selfie çekilir oldu ve karşısında oturan arkadaşı yerine telefondaki arkadaşıyla online şekilde sohbet etmeyi tercih eder hale gelindi. Ayrıca kişiler bencilleşti, herkes için geçerli değil bu kanı elbette… Ancak hep karşıdan bekler haldeyiz; ’Selam versin’, ‘O arasın’, ‘O davet etsin’ ,o yanıma gelsin… Uzun uzun yapılan arkadaş sohbetlerine hasret yaşar olduk, duygusallıktan uzaklaştık, paylaşımlardan uzaklaştık… Kafamız o kadar dolu ki;sabah uyandığımız andan itibaren kim nerede ne yapıyor bunu anında öğrenebiliyoruz, e bazen de kıskanabiliyoruz tabii... Biz sabah 8de kalkıp İstanbul trafiğinde iş yerine ulaşmaya çalışırken lise arkadaşımızın gittiği tatil mekanından fotoğraflar paylaşmıştır, sabah işe yetişme telaşesinde diğer insanların neler yaptığını görmek kendi hayatımıza karşı bir memnuniyetsizlik beslemeye sebep oluşturdu.İnsanı insan yapan manevi değerler,iletişim,s ohbet, dertleşmek gibi faktörleri tekrar hayatınıza kazandırın.
SAĞLIKSIZ BESLENİYORUZ
Bir diğer strese iten hayat biçimimiz de sağlıksız besleniyor olmamız… Paket ürünler,konserveler,katkı maddeleri,boyalı gıdalar,işlenmiş ve besin değeri düşük öğünlerle besleniyoruz.Ev yemekleri (anne yemekleri) yerine genellikle dışarda yemeyi alışkanlık haline getirdik.Önümüze koyulan menüde ne olursa olsun en sağlıklı seçeneği bile seçmiş olsak anne elinin değdiği yemek kadar sağlıklı olmayacaktır.En şık restaurantta da yesek,fast food restauranında da yesek işlenmiş,dondurulmuş hazır gıdaları bünyeye sokmuş oluyoruz.Mevsiminde oluşan sebzelerle yapılan sağlıklı tencere yemekleri yerine 3 aydır restaurantın buzluğunda beklemiş köfteyle yapılan hamburgeri yiyoruz ve yetmezmiş gibi yanında bir de çokyüz kalorilik patates kızartmasını sunumun içindeki bol katkı maddeli soslara batırarak yiyoruz.
YEMEKLERDEN SONRA TATLI YEMEK ALIŞKANLIĞIMIZ!
Bir de böyle bir alışkanlık var tabii… Yemeklerde çok sağlıklı beslenmemiş olmak, bütün gün masabaşında otumuş olmak, spora zaman ayırmamış olmak yetmezmiş gibi bir de öğünlerin peşine tatlı yeme alışkanlığı edinmiş durumdayız. Zaten beyaz eklmek,unlu gıdalar,sağlıksız karbonhidratlar vücutta şekere dönüşüyor bir de biz bu yemeklerden sonra pasta,çikolata,baklava gibi ağır tatlılarla günümüzü şenlendirmeye çalışıyoruz.Beslenme üzerine daha bilinçli olmak,yazılar okumak,diyetisyenlerin önerilerine kulak vermenizi öneririm!
TELEVİZYONA GEREĞİNDEN FAZLA ZAMAN AYIRMAK VE KARŞISINDA ATIŞTIRMAK!
Bir çok insanın en büyük zevkidir, akşam olsa da eve gidip ayaklarımı uzatıp elime de bir büyük boy çekirdeğimi alıp sevdiğim filmi izlesem…Yanında da soğuk bir şeyler içerim (genellikle alkol, kola, şekerli meyve suları tercih edilir) sonra da gider uyurum… Televizyon karşısında uzmanların önerdiğinden daha fazla vakit geçirmek hatta daha da abartıp eve geldiği andan itibaren tv karşısına geçip uyuyana kadar ordan kalkmayan kişiler stres geliştirmeye daha yatkın kişilerdir. Kalitesiz zaman geçirmek yine beyin fonksiyonlarını etkilediği gibi bedeni de yoran bir alışkanlıktır.
SİGARA, ALKOL ve GECE HAYATI
Her insanın doğruları da yanlışları da kendine göredir. Yetiştirilme tarzı, dini inancı, ahlak kuralları kendi çizgileri doğrultusundadır. Ancak sigara ve alkol sağlıksız hayatın en temel iki parçasıdır. Alkol dozu aştığı zaman kişi bilinçli olmayarak bir takım yanlış davranışlarda bulunup daha sonrasında büyük pişmanlıklar yaşayabiliyor. Sigara da yine kişinin hayat kalitesini, hayat enerjisini düşüren, sağlığı birebir ve yüzde yüz etkileyen kötü bir alışkanlıktır. Bunlara düşkün olan insanların gece kulüplerine de düşkün olduğunu görmekteyiz. Eğlenmek dans etmek tabii ki insanın ihtiyacı olan aktiviteler ancak her hafta her hafta alkollü olan bu mekanlara gitmek ve sabaha kadar uyumadan dans etmek kişinin hem uyku düzenini bozuyor hem yemek düzenini bozuyor hem de daha verimli yapacağı işlerden onları alıkoyuyor. Daha düzenli bir yaşam için adım atın!
KABULLENMİYORUZ ve ELEŞTİRİYORUZ!
Hoşa gitmeyen bir durumda gücümüz yetiyorsa ve olaya müdahale edebilecek güçteysek gereken çabayı sarf etmeli ve rahatsızlık veren durumu ortadan kaldırmaya çalışmalıyız bu bir gerçek.Ancak dünyada o kadar fazla hoşumuza gitmeyen olay ve durum var ki hepsini düzene sokmaya çalışırsak buna ne psikolojik sağlık dayanır ne sinirler kaldırır. Beğenmediğiniz ve hoşnut olmadığınız durumları eleştirme alışkanlığından vaz geçmek gerekir. Çoğu durumu olduğu gibi kabullenmek, çoğu kişiyi olduğu gibi kabullenmek hayatı daha kolay hale getirecektir. Bir kişinin uslubunu ve davranışlarını beğenmiyorsanız ya onunla muhattap olmayın ya da onu o şekilde kabul edin.Değiştirmeye çalışursanız siz yorulursunuz,eleştirip durursanız ise bu hem ilişkilerinizi bozar hem kendi değerinizi düşürür.
 Uzm.Klinik Psikolog Sinem ÖZER

Hiç yorum yok:

Blogger tarafından desteklenmektedir.