Hayır Diyememek

Hayır Diyememek

Sosyal bir varlık olan insan, toplum içinde yaşamını istediği gibi düzenlemek, kendini güvende hissetmek, var olan toplum yapısına uyumlu davranışlar sergilemek çabasındadır ve diğer insanlarla etkileşim içindedir. Duygu ve düşüncelerini diğer insanlara aktarır ve onlardan gelen mesajları da algılayıp yorumlar, böylece toplum içinde statü elde etmeyi ve bu durumu sürdürmeyi arzu eder. Bireylerin kişiliği, toplumsal rolü, inançları, değerleri ve deneyimleri ne zaman nasıl davranacağını belirler. Gerek iş, gerek özel, gerekse aile yaşantısında kendisinin çevresindeki kişilerden istekleri olabileceği gibi, diğerlerinin de kendisinden bazı talepleri olmaktadır. Bu durumda bazı kişiler kendi istek, arzu ve duygusal durumlarını ikinci plana atarak, karşısındakileri memnun etmeye yönelik davranışlar sergilemekte , “hayır” demekten kaçınmaktadırlar.
Hayır diyemeyen bireyler, çocukluk döneminde ebeveynlerini, çevrelerindeki diğer kişileri memnun etmek böylece onay ve kabul görmek, sevildiğini hissetmek amacıyla kendilerinden talep edilen her şeyi yerine getirmeye çalışmayı, “ evet” demeyi öğrenmiş olabilirler. Yine bu tip bireyler diğer insanlarla çatışmadan kaçınarak, onların kendisine kızmalarını, sevmekten vazgeçmelerini, yalnız bırakmalarını her şeye “evet” diyerek önleyebileceklerini düşünüyor olabilirler. Ayrıca zaman zaman başkaları ile uyumlu olmanın sonucunda insanlar tarafından değerli görüleceklerine inanıyor olabilirler. Yine bazen “evet” demek, kendi duygu ve düşüncelerini anlatmaktan daha kolay bir yol olarak seçilebilir.
NİÇİN HAYIR DEMEK GEREKLİ
Yerine getirmek istemediğimiz bir şey için hayır diyebilmek, kişinin kendisine olan saygısının artmasını sağlar. Hayır diyebilmek aynı zamanda kişinin kendisine güvenmesini gerektirir.
Hayır diyemediği için kişinin iş veya ev ortamında omuzlarına devamlı iş yükü binmekte, kendine ve kendi işine vakit ayıramamakta, itiraz edemediği için onaylamadığı işleri yapmakta, yaşamının kontrolünü kaçırmaktadır. Bu durum bireyin kendini değersiz hissetmesine neden olmaktadır.
Çevresindekiler tarafından beni yanlış anlarlar endişesiyle kendi duygu ve düşüncelerini saklamayı seçen kişi, tersine diğerleri tarafından samimi olmamakla suçlayabilir ve yakın ilişkilerden kaçınabilirler.
Bireyler ancak “Hayır” diyerek inançlarına ve değerlerine uygun olmayan veya ters düşen şeyleri yapmaktan kurtulabilirler.
Hayır diyebildikçe, insanlar o kişiyle olan ilişkilerinde, nasıl davranmaları gerektiğini anlarlar olduğu gibi kabul ederler ve sınırlarına saygı duyarlar.
Özellikle iş hayatında angaryalardan kurtulacağı için hayır diyebilen kişinin gerçek performansı ortaya çıkmış olur.
Aile, iş veya sosyal yaşamında hayır diyememeler çoğaldıkça kişinin diğer insanlara ve hayata karşı kırgınlık, öfke yoğunluğu artabilmekte, öfke patlamaları, huzursuzluk, depresyon ve endişe görülebilmektedir.
Uzm. Psikolog Semra EVRİM

Hiç yorum yok:

Blogger tarafından desteklenmektedir.