Şizotipal Kişilik Bozukluğu

Şizotipal Kişilik Bozukluğu

Şizotipal kişilik bozukluğu olan kişiler duygulanımlarında, görünümlerinde, davranışlarında ve düşüncelerinde sıra dışılık vardır. İllüzyonları, büyüsel düşünceleri ve gerçek dışı duyumları vardır. Bu kişiler toplum içerisinde tuhaf ya da garip olarak nitelendirilir. Kendi duygularını ayırt edemezler ve başkalarının olumsuz duygulanımlarına karşı aşırı duyarlı davranabilirler. Şizotip kişilik bozukluğu olanların çoğunun batıl inançları vardır. Mezheplere katılırlar ve büyücülük gibi değişik uygulamalar içinde yer alabilirler.
Toplumdan uzak kalmak isterler ve stres altında kalırlar ise psikotik belirtiler gösterebilirler. Şizotip kişiler mesafelidirler. İnsanlara karşı soğuk ve donukturlar. Bazı şizotipler ise insanlara ve kendisine yabancılaşınca, kendilerini bir hiç gibi hissederler ve kendi varlıklarının olmadığını düşünürler. Böyle düşünmeleri de kendisine var olduğu gerçeğini ispatlamak için tuhaf davranışlar ve inanışlar geliştirmelerine sebep olur. İllüzyonları, acayip düşünceleri ve referans fikirleri bu yüzden vardır.
Kendilerini yaşıyor gibi hissetmezler daha çok ölmüş gibi bedenlerinden ayrılmış gibi ya da sanki hayali varlıklarmış gibi hissederler. Kendilerine ve başkalarına sanki öylesine dışarıdan bakıyormuş gibidirler. Şizotip kişiliklerin yaşadıkları devamlı kopukluk ve kendini yadsıma, kendi yaşamlarını gerçekdışı olarak algılamalarına neden olur.
Şizotipal kişiler, diğer insanlar ile ilişki kurmak için yönlendirilirlerse düşüncelerini düzenli bir şekilde anlatamazlar, konu dışı sözler söylemeye başlarlar ve mantıksal bir çerçevede toparlayamazlar. Bu kişiler insanlar ile teması kaybetmişlerdir. Şizotip kişiler toplumsal başarı gösteremezler. Okulda ya da işlerinde başarısızlık ve karışıklık hâkimdir. Çoğunlukla okuldan ya da işten atılırlar. Değersizlik duyguları ve toplumsal kaygıları başarısızlıklarının sebebi olabilir. Gerçek toplumun içinde olmadıklarını düşünmesi ve ilgilerini insanların dünyaları üzerine odaklayamamaları rahatsızlıklarının temelidir.
Şizotipal kişilik bozukluğu olan kişilerin davranışları değişkendir, düzenli değildir. Kimseye benzemezler bu yüzden anlaşılmaz, acayip, uygunsuz görülürler. Toplumun alışılagelmiş kurallarına uymazlar. Yakın ilişkilerine bakacak olursak çok az arkadaşları olan yalnız kişilerdir. Toplumdan uzak durmalarının sebebi toplum içinde duydukları yoğun kaygı ve kuruntularıdır. Kaygılarının kökünde yatan kuşkucu düşünceleridir.
Şizoitlerin düşünceleri dağınıktır ve tek bir konuyu çok uzun bir süre düşünüp durabilirler. Duyguları soğuktur ve pek duygularını dışarıya vurmazlar. Duygulanımları kısıtlıdır, gülmekten pek hoşlanmazlar. Karşılıklı ilişkilerde kuşkulu ve güvensizdirler. Kendisini başkalarına karşı savunup sakınır ama bir yandan da başkalarını kendi çıkarları için kullanmaya çalışırlar.
Şizotip kişilik bozukluğu olan kişilerin dünyaya bakış açıları şöyledir: ‘’ dünya acayip ve sıra dışı, insanların büyüsel istek ve düşünceleri var. Bunlar benim merakımı uyandırıyor, kendimi sakınarak bunları gözlemlemeliyim.’’
Şizotip kişilerin kendiliğinden ortaya çıkan düşünceleri ise şöyledir; ‘’ O kişi bana mı bakıyor?’’ ,  ‘’ ne düşündüğünü biliyorum’’ , ‘’biliyorum beni sevmeyecekler’’, ‘’ kendimi onun içinde bir şeytanmışım gibi hissediyorum’’ gibi düşünceleri vardır.
Psikolog Duygu YAKUPOĞLU

Hiç yorum yok:

Blogger tarafından desteklenmektedir.